height="600" src="http://www.flatcast.com/de/Player.aspx?sid=338122" width="800"> > < /div>

30 Ocak 2011 Pazar

Fenerbahçe Ülker- Valencia Maçı Analizi



Olympiakos maçından müthiş bir galibiyet çıkartan Fenerbahçe Ülker için bu maç, Yunanistan galibiyetini anlamlandırmak için çok önemliydi. Tarence Kinsey'in sakatlığı, zaten Engin ve Vidmar'ın yokluğuyla devam eden eksikler listesine ağır bir ek oldu. Maç öncesi beklentiler şu yöndeydi:  Pesic'in takımın başına gelmesiyle Valencia az sayı yiyen, pota altında dayak atma boyutunda sertlik gösteren, doğru atışı bulana kadar hücum disiplininden taviz vermeyen bir takım oldu. Fenerbahçe galibiyet için, pota altı savaşını kazanmalı ve top kayıplarına çok dikkat etmeli.

Ayrıca bir noktaya daha değinmeliyim. Tribünler inanılmaz heyecanlı ve ateşliydi maçta. Özellikle UNIFEB'in maça gelmesi pek alışılmış bir durum değildi. Biletlerin tamamı neredeyse satıldığı için o boğucu atmosfer Fenerbahçe Ülker'in çok işine yaradı.

Maça dönersek eğer oyuna hızlı ve yüzdeli üçlüklerle başladıktan sonra Fenerbahçe Ülker, top kayıpları ve özellikle hücum ribauntları sonucu fazla sayı görmeye başladı potasına. Oğuz'un Javtokas, Lischuk gibi uzunlara yumuşak kalması pota altı üstünlüğünü Valencia'ya geçirdi. Maçı müthiş götüren Ömer Onan ve Marko Tomas'ın faul sayıların artması Kinsey'in yokluğunda sıkıntı yarattı. Maçı koparmak için gerekli farkları yakalayan Fenerbahçe Ülker o bitirici vuruşu yapamadı. Bunda tecrübeli coach Pesic'in molaları ve ihtiyaç anında Valencia'nın yüzdeli şutlar sokabilmesi de önemli bir sebepti.

Maçın son 3 dakikasına girildiğinde herşey Fenerbahçe'nin kontrolündeydi. Fakat hücumdaki mantıksız tercihler, acele şutlar ve toplamda 18'i bulan hücum ribauntlarıyla son topa kaldı iş. Emir Preldzic'in Murat Kosova'nın deyimiyle indirdiği balyozlarla maçı kazandık ve gruptan çıkmaya bir adım daha yaklaştık.

Maçın tartışmasız adamı Ömer Onan'dı. Müthiş yüzdeli sayıları, Rafa Martinez'i kilitlemesinin yanına takıma gerçek bir kaptanlık yaptı. 30 yaşından sonra yıldız olmak böyle birşey demek ki.

Her zamanki gibi biraz magazin yapalım. Farkettiyseniz hakemleri hiç konuşmadım. Evet akılalmaz kararlar verdiler. Bunda ULEB'in bir İspanyol organizasyon olmasınında etkisi olabilir. Fakat devre arasında soyunma odasına giderken taraftarın hakemlere gösterdiği tepki sonrası suratlarını görmenizi isterdim. Bunun dışında Mirsad Türkcan'ın bir kulağının her zaman tribünlerde olduğunu ve bazı marşları bildiğinide farkettik :) Son olarak Emir'in bloklarında maçı sahanın hemen yanında izleyen NTVSPOR yorumcusu İbrahim Kutluay az daha sahaya atlıyordu. Son anda bir otokontrol göstererek yerine döndü.

Son olarak iki Zalgris maçı kayıpsız geçilirse Top8' kalıyor Fenerbahçe. Fakat grup liderliği gerekli mi onu bilemiyorum aslında. Çünkü diğer grupta Siena bir dönüş yaparsa McCalebb'in dönüşüyle en fazla 2. olabilir bence ve Fenerbahçe'yle eşleşir. Bu hesaplar daha sonraların işleri sanırım. Nice güzel galibiyetlere...

2011 Avrupa Şampiyonası Grupları Belli Oldu



A Grubu
-------
İspanya
TÜRKİYE
Litvanya
İngiltere
Polonya
Elemelerden gelecek 2. takım (Finlandiya, Macaristan veya Portekiz)

B Grubu
--------
İtalya
İsrail
Sırbistan
Letonya
Almanya
Sırbistan

C Grubu
-------
Yunanistan
Hırvatistan
Karadağ
Makedonya
Bosna Hersek
Elemelerden gelecek 1. takım

D Grubu
-------
Slovenya
Rusya
Belçika
Gürcistan
Bulgaristan
Ukrayna

Kısa bir yorum sonra ayrıntılı değerlendireceğim. İspanya efsane ekolünü kaybediyor. Son çırpınışlar artık. Litvanya ev sahibi ve benim yarı finalist adaylarımdan zor olacak ama niye başarmayalım?

İlginç

NBA'de geçen haftanın istatistiklerine göre 148'e karşı 107 maç galibiyeti ile Doğu, Batı takımlarına karşı oynadıkları maçlarda hezimete uğramış. Toplam maçların sadece %42'sini kazanabilmiş. Bu ilginç bir istatistik, çünkü Batı'dan Doğu'ya transfer olan Amar'e ve Carlos Boozer'ın dengeleri sağlayacağını düşündüğümüzde yanılmışız. O kadar ki, bu rakamlar 2003-2004'ten beri bu kadar büyük bir makas oluşturmamış.

NBA'de bugün

Sonuçlar:
CHICAGO-INDIANA: 110-89
MINNESOTA-TORONTO: 103-87
MEMPHIS-WASHINGTON: 107-93
DALLAS-ATLANTA: 102-91
MILWAUKEE-NEW JERSEY: 91-81
SAN ANTONIO-HOUSTON: 108-95
SACRAMENTO-NEW ORLEANS: 102-96
L.A. CLIPPERS-CHARLOTTE: 103-88

Öne çıkanlar:

-Tabii ki Demarcus Cousins. Geçen maç Lakers'a karşı 27 sayı 10 ribaund ile oynamıştı, bu maç ise çıldırdı ve 25 sayı 12 ribaund ve 7 asist ile oynadı. Çaylak bir oyuncu olduğunu hatırlatmakta fayda var. Yukarıdaki resim ise çaylak bir oyuncunun şhrinde kazandığı prestiji anlatıyor sanırım :)
Alttaki video da eğlencemiz olsun: Bakın Hido ne yapıyor :)

29 Ocak 2011 Cumartesi

Makale: NBA'de ikinci yarıda planlamalar


NBA'de ikinci yarıya girmiş bulunmaktayız. Takımlar son takas seçeneklerini düşünürken bir yandan da performanslarını üst seviyeye çıkarma peşindeler. Melodrama (Sekou Smith sağ olsun kazandırdı bu deyimi, şimdi herkesin dilinde-Melo takası için kullanılan ve yılan hikayesine dönen durumu anlatmak için kullanılır) ikinci yarı da devam edecek durumda. Melo her durumda önemli bir parayı cebine koyacak. Nets'e giderse takımın çehresini önemli bir şekilde değiştirecek. Fakat hala bir sonuç yok. Hele de New York formdayken, takas için adı geçen oyuncuları Chandler ve özellikle Fields kısmi olarak 'uçuş' moduna geçince, şu an için bu takasta bir hareket yok.

Diğer olası bir takas takımı da şu an için Utah olarak gözükmekte. Utah Jazz aslında sezona çok iyi bir giriş yapmıştı, özellikle kasım ayının sonunda 22-5 gibi bir galibiyet mağlubiyet rakamına sahiptiler, fakat özellikle aralık ve ocak aylarında çok büyük düşüş yaşadılar. Son Minnesota maçından önce 6 maçlık bir mağlubiyet serisine sahiptiler. Sorunları çok belli zaten, savunma, uzunlar (olmayan) ve özellikle de bench katkısı, çünkü geçen sene benchi oluşuran oyuncular bu sene ilk beşte oynuyorlar, yeni gelen Bell ve Jefferson istenen seviyeye gelemedi, Mehmet'in eksikliği de dahil bunlara. Utah'tan da bir takas hamlesi bekleyebiliriz.

Miami Heat için ise arada büyük üçlüden sırayla hepsi ara ara sakatlık yaşadılar, fakat bunların dışında en önemli darbe de sanırım Haslem'in sakatlığı olmuştur. Bunun dışında Chalmers'ı ve Miller'i kazandılar. Chalmers savunma başarısı sayesinde Arroyo'nun önünde ilk beşe yerleşti. Haslem'in dönmesiyle büyük üçlü bu kısmen kısa, pota altı zaaflı beşiyle aslında bu yakaladığı galibiyet serisine yetişebilir.

Bunlar dışında belki de senenin en önemli sürprizi tahmin edersiniz ki Blake Griffin'dir. Bu son ayda da Baron Davis ile takım performansı yukarı çıkınca Clippers takımı gerçekten 10 maçın olduğu bir günde izlenebilecek maçlardan önemlileri arasına geldi. O kadar ki, takımın en iyisi olmasını geçtim, hatta maç kazandıracak üçlükleri denemesini geçtim, smaçları söylemiyorum bile, yılın çaylağı ödülü Wall'ın sakatlığı sayesinde alma ihtimali çok yükseldi. İsminin şu an MVP ödülü arasında ilk onda geçtiğini söylesem ?

Merak ettiğim diğer bir takım da Boston'un durumunun ne olacağı. Çünkü Perkins döndü ve basketbolu çok özlemişe benziyor. Acaba San Antonio ile birlikte Boston da enerjilerini yine Playoff'a mı saklayacaklar ? Bakalım göreceğiz.

28 Ocak 2011 Cuma

NBA 2011 Allstar


Evet arkadaşlar, bu seneki Allstar mücadelesinin bizim oylarla belirlediğimiz ilk beşleri belirlendi. İlerleyen zamanlarda geniş bir değerlendirme yapacağız fakat şimdilik ilk beşleri verelim:

Doğu Konferansı

F -- Amar'e Stoudemire, New York
F -- LeBron James, Miami
P -- Dwight Howard, Orlando
G -- Derrick Rose, Chicago
G -- Dwyane Wade, Miami
Head coach:  Henüz belirlenmedi

Batı Konferansı

F -- Carmelo Anthony, Denver
F -- Kevin Durant, Oklahoma City
P -- Yao Ming, Houston
G -- Kobe Bryant, L.A. Lakers
G -- Chris Paul, New Orleans
Head coach: Gregg Popovich, San Antonio

Yılın Çaylağı adayları- Semih ?

Evet, biz çok duygusalız, ama haklılık payımız yok da değil. Rookie Ladder'da şu an tahmin edersiniz ki Griffin ilk sırada. Ardından da John Wall, Landry Fields ve Cousins geliyor. Fakat 9. sırada da gururumuz Semih Erden var. Dün geceden öndeki dört maçta ilk beş başladı ve 23 dakika ortalamayla 7 sayı 7.5 ribaund ortalamasıyla oynadı. Kevin Garnett ise buna şaşırmayanlardan. "İki eliyle de çok metodik bir şekilde oynayabiliyor kendini çok geliştirdi". O'Neal ve Garnett gibi oyuncularla baş ettiği için antrenmanlarda, çok fayda sağlamış olmalı kendisi için. Terbrikler Semih, fakat Perkins de geri döndü maalesef.

Taco Bell Skills Challenge 2011

Bu sene yarışmada Chris Paul'e bir öncelik tanımışlar, sebebini de buyrun kendi anlatsın:
Dediği gibi, en çok buna katılmak istiyormuş uzun zamandan beri. Salonda çalışırkenki en büyük motivasyonuymuş, NBA de kendisini kırmamış. Bizim yapacağımız ise, Chris Paul'ün karşısına çıkacak oyuncuları belirlemek. Bu sefer her gün değil, her saniye istediğiniz kadar oylama yapabilirsiniz. İşte adaylar: 
 D.Fisher  LAL
 B.Davis  LAC
 T.Evans  SAC
 T.Parker  SAS
 S.Curry  GSW
 D.Rose  CHI
 J.Wall  WAS
 R.Westbrook  OKC
 

Memphis'e doping darbesi

Resimde gördüğünüz oyuncu, OJ Mayo doping testinde pozitif örnek vermiş, ve NBA yönetimi tarafından 10 maç ceza almış. Ayrıca bu dönemlik süreçte maaşını alamayacak. Bu utanç göstergesini herkes biliyor, kimse haber yapmıyor ki bu bence yine anlayış farkını yansıtıyor (örnek nba.com). İşin önemli yanı, OJ Mayo'da stereoid bulunması, ve bu ilaçları bilinçsizce kullanması. Bu ilk vakası da değil, bilenler hatırlayacaktır, geçenlerde Tony Allen ile uçakta kavga etmişti. Yani sen 2008 draftının 3. sıradan seçilmiş oyuncususun, bu yaptığı tamamen bir sorumsuzluk. İkinci bir Kenyon Martin vakası gibi duruyor şu an basketbol oyununda.

27 Ocak 2011 Perşembe

Miami Heat'te kan değişikliği

Miami Heat'ta özellikle savunmada Arroyo'nun sıkıntı çekmesi sebebiyle, Gerek LeBron'un gerek ise Wade'in ekstra savunma enerjisi harcamasına sebep oluyordu. Sezonun ilk yarısında 6.3 sayı 2.2 asist ortalaması yakalayan Arroyo'nun yerine son maçlarda performansı yükselen Mario Chalmers Miami ilk beşine yerleşti. Chalmers'ın istatistikleri de ilginç ama Arroyo ile aynı (6.3 sayı 2.2 asist). Fakat Chalmers daha ilk çaylak yılında tutturduğu 10 sayı 4.9 asist ortalamasıyla bu seviyelerde oynayabileceğini gösterdi. Kendini kanıtlamayı başarırsa, tecrübe kazanıp Spoelstra'dan daha çok dakika ve top kullanma şansı yakalayabilir, bu da demektir ki, Celtics'teki büyük üçlüye eklenen Rondo gibi bir parça olabilir Chalmers. Spoelstra da O'nun defansif IQ'sundan ve içgüdülerinden bahsetti geçenlerde. Özellikle bu geceki Knicks maçı ve Felton gibi bir rakip önemli bir sınav olacaktır O'nun için. 
Felton'un da performansı bu sene Mike D'antoni'nin hücum sisteminde bir seviye üste çıktı, özellikle top kullanırken kendine çok güveniyor. Miami'ye dönersek, bu kan değişikliği ne kadar Miami'nin sezon sonu hedeflerine ulaşması için çok önemli eğer Arroyo da benchten gelmeyi sorun etmezse. Geriye de bir tek, yazdan beri söylediğimiz pota altı savunması kalıyor. Boyalı alandaki savunma zaafı ve benchten gelmeyen katkı, olası sıkıntılar Miami Heat için.

Kevin Durant'ten beklenen patlama

Kevin Durant dün gece oynanan Thunders- Timbervolves maçında beklenen patlamayı yaptı. Son ana kadar büyük çekişmeye sahne olan, son saniyelerde önce olan takımın sürekli değiştiği maçı Kevin Durant ve ekibi kazanırken, bir anlamda Kevin Love ile olan mücadeleyi de kazanmış oldu. Kevin Love yine inanılmaz bir istatistik canavarı olduğunu dengeli oyunuyla gösterdi ve 31 sayı 21 ribaund ile yıldızlaştı. KD mi ? Ne siz sorun ne biz söyleyelim: 47 sayı 18 ribaund ve 2 asist. Maçın neredeyse tamamında oynayan KD sadece 70 saniye dinlenebildiği maçta %50'nin üzerinde atarak da tutarlı bir oyun ortaya koydu. Tebrikler

26 Ocak 2011 Çarşamba

NBA'de bugün 26.01.2011

İşte sonuçlar:
WASHINGTON-DENVER: 109-120
BOSTON-CLEVELAND: 112-95
DALLAS-L.A. CLIPPERS: 112-105
SACRAMENTO-CHARLOTTE: 89-94
L.A. LAKERS-UTAH: 120-91

Dün gece Boston'da Perkins geçen sezon finallerin altıncı maçından sonra ilk kez parkelere geri döndü.  Lakers Utah'ı evinde çok farklı yenmeyi başardı. İşte dün akşamın en iyi 10 hareketi:

Bu da Semih'in görmeye değer bloğu, bizce günün bloğu budur ! Başka sitelerde hangileri olsa da !

Ricky Rubio'ya harika bir şarkı ve klip

Amerika'ya ne zaman geleceksin diye şarkı yazmışlar adama pes !! :)  sözlerini de videonun altına yazacağım.




                                         
                                         
Oh, Ricky... Ricky Rubio:
When do you come to USA?
Oh, Ricky... Ricky Rubio
Barcelona is so far away.
I don't know why you don't like Minnesota
It's almost identical to Spain
Maybe a few more snow blowers
But pretty much everything else is the same
Oh, Ricky... Ricky Rubio:
When do you come to USA?
Oh, Ricky... Ricky Rubio
Pistol Pete will be watching from his grave
Although not many there speak Spanish
How cold outside does it really get?
Kevin Love is getting better
But the Wolves no longer have Garnett
Oh, Ricky... Ricky Rubio:
When do you come to USA?
Oh, Ricky... Ricky Rubio
Too bad you don't play for LA





      

Haberler Haberler Haberler

Dün hareketli bir gündü haber açısından. Kısa kısa özet geçelim.

*Halil Üner'in sağlık problemleri vardı son zamanlarda. Bu sebepten dolayı Aliağa'daki görevinden ayrıldı. Yeni antrenör arayışlarına başlayan Aliağa için Ahmet Kandemir ve Cem Akdağ isimleri ön planda.

*Aliağa'dan bir ayrılıkta Gerald Fitch'ten geldi. Unicaja Malaga'dan kıramayacağı !! bir teklif aldığını söyleyen Fitch takımdan ayrıldı. Fitch'e güvenip Randle'ı Telekom'a veren Aliağa nasıl bir hamle yapacak merak konusu.

*Fenerbahçe Ülker'in Top 16'daki rakiplerinden Valencia Thomas Kelati'yle ilgileniyormuş.

*Real Madrid Begic'in transferinden sonra kadrodan bir uzunla yollarını ayırmaya karar verdi. Bu isim Jorge Garbajosa oldu. İspanya Milli Takımı'nda da büyük başarılara imza atan Garbajosa'yla Sevilla, Unicaja Malaga ve Lagun Aro takımları ilgileniyormuş.

25 Ocak 2011 Salı

Serge Ibaka

O da smaç yarışmasına hazırlanıyor, yanında da aslanlar gibi Kevin Durant var. Bol bol air congo görebiliriz yarışmada :) Buyurun hazırlıklar:
http://www.nba.com/video/channels/originals/2011/01/25/ssdc11_serge1.nba/?ls=iref:nbahpt1

Beko All-Star oylaması-3

Bugünkü oylamada sıra bendeydi. Oylamanın bitmesine tam bir hafta kaldı arkadaşlar. Oylamak çok kolay, şifre isim ile vesaire uğraşmıyorsunuz. Haydi siz de hemen oylayın !
Bugünkü seçimlerim:

Yerli karması:  Kerem Tunçeri, Ömer Onan, Haluk Yıldırım, Cevher Özer, Ali Karadeniz
Yedekler: Barış Ermiş, Sinan Güler, Emir Preldzic, Kerem Gönlüm, Oğuz Savaş
Yabancı karması:  Mire Chatman, Tarence Kinsey, Thornton, Rancik, Samardjiski
Yedekler: Sarunas, Gerald Fitch, Shumpert, Andre Smith, Kambala

Unutmayın, hergün yeni bir beş seçebilirsiniz !

NBA'de günün sonuçları 24.01.2011

En iyi 10 hareket

NEW JERSEY-CLEVELAND: 103-101
ORLANDO-DETROIT: 96-103
PHILADELPHIA-PHOENIX: 105-95
TORONTO-MEMPHIS: 98-100
NEW YORK-WASHINGTON: 115-106
NEW ORLEANS-OKLAHOMA CITY: 91-89
CHICAGO-MILWAUKEE: 92-83
MINNESOTA-HOUSTON: 125-129
PORTLAND-SACRAMENTO: 81-96
GOLDEN STATE-SAN ANTONIO: 102-113

Var Mısın İddaa'ya

 Arkadaşlar ilk defa İddaa yazacağım. Öncelikle tutmazsa şimdiden özür dilerim. Lütfen az sallayın arkamdan :) Unutmayın ki bende oynuyorum o maçlara İddaa komisyon vermiyor yani bana.  5 6 maç yazacağım. Size uyanları seçersiniz, kombine edersinizi.

Eurocup maçları bugün oynanacak o yüzden önce onları yazmak istedim.

703- Le Mans- Aris:  Aris aldığı sonuçlardan dolayı antrenörünün durumu belirsizdi. Fakat sezon sonuna kadar kalacağı açıklandı. Le Mans'ta ise  en önemli oyuncuları oynamayacakmış. Batista'nın yokluğunda Aris galibiyeti düşünülebilir. 1.5 handikapta varken MS 2 diyorum.

704 Galatasaray- Estudiantes: Bir önceki yazı da nedenlerimi açıkça belirttim. Galatasaray çok rahat bir  galibiyet alacak bence. 3.5 6.5 da uygun handikaplar 1/1'e çok güveniyorum.

705 Cedevita- Unics Kazan: Kazan kadrosu itibariyle bence bu kupanın tartışmasız favorilerinden. Lampe, Vranes gibi sağlam pota altı oyuncularıyla en önemli oyuncusu zehirlenmiş Cedevita'yı deplasmanda rahat geçeceklerdir.2.5 handikapta buna çok uygun. MS 2 diyorum.

Euroleague maçları çarşamba ve perşembe oynanacak. Maçlara geçelim.

724 Zalgris-Olympiakos: Geçen haftaki şoktan sonra bir tepki vermesini bekliyorum Olympiakos'un. Çünkü İspanya deplasmanı ve Türkiye deplasmanı dururken bu maçta farka gitmek zorundalar. Zalgris'te 3. antrenör değişikliğide fayda etmedi ve Begic olmadan çok zayıflar. MS2'ye çok güveniyorum.3.5 handikapta buna çok uygun.

725 Caja Laboral-Rytas:  Caja Laboral'de topu alan potaya dönüyor. Teletovic gibi de skorer oyuncuları varken savunma özürlü Rytas'a karşı 80 civarında dolaşmalarını bekliyorum. Rytas'ın da bir dereceye kadar onlara eşlik edeceğini ve 153.5 handikapı geçeceklerini düşünerek ÜST diyorum

726: Partizan- Efes Pilsen:  Gönül ister ki Efes Pilsen rahat kazansın ama o salondan kimler kimler çıkamadı. Sahasında McCalebb'siz Siena'yı zor yenen Efes Pilsen'in bence kazanma şansı çok düşük. Ama eli MS1'e gitmeyenler gönül rahatlığıyla ALT  oynayabilirler.

745: Fenerbahçe Ülker- Valencia:  Perşembe gününden bir bu maç var fakat bence kesinlikle değerlendirilmeli. Yazımda anlattığım gibi Fenerbahçe farklı bir galibiyet almalı. MS1 banko fakat ben kuponuma 1/1 olarak koyarak oranı arttıracağım.


Kuponuma gelirsek: 704 GS-Estudiantes  1-1
                               705: Cedevita- Kazan  MS 2
                               724 Zalgris-Olympiakos MS 2
                               726 Partizan-Efes         MS 1
                          B    745 FBÜ- Valencia  1-1     Sistem 3-4 seçip 2 misli yapacağım. 10 TL 'ye  159 liralık bir kupon olacak. B harfi Fenerbahçe'yi banko olarak işaretlediğimi gösteriyor bu arada.

Avrupa Mesaileri Başlasın

Bu sene ülkemizi 4 takım Avrupa kupalarında temsil ediyor. Karşıyaka Eurochallange'da , Galatasaray Eurocup'ta, Efes Pilsen ve Fenerbahçe'de Euroleague'de bu onuru sürdürüyorlar. Karşıyaka, geçtiğmiz hafta deplasmanda Antwerp'i 89-82 yenerek müthiş bir başlangıç yapmıştı. Bu hafta İzmir'de o baskıcı ve yıldırıcı tribünleri önünde Sloven temsilcisi Nova Mesto ile karşılaşacaklar.  Bir ekol ülkesi takımı olan Nova Mesto ilk gruplarda sadece bir mağlubiyet aldılar geçtiğimiz haftada galip geldiler. 30 yaşındaki skorer oyuncuları Goran Ikonıc'in sürüklediği Nova Mesto'da Fenerbahçe'den tanıdığımız Christopher Booker'da oynuyor. Furkan'ın yokluğuna alışan Karşıyaka bence güzel bir galibiyetle gruptan çıkma şansını yükseltecektir.



Galatasaray ise İspanya'nın Estudiantes takımıyla oynayacak. Geçen hafta müthiş bir son periyot oynadıkları Caserta maçını uzatmada kaybeden Cimbom bu maçı Abdi İpekçi'de kazanmak zorunda. Bence çok rahat başaracaklar bunu. Bulduğu saha içi isabetlerin %70 ini asist üzerinden bulan Galatasaray geçen hafta sadece 10 asistte kalmıştı. Bunu yukarı çektikleri seviyede başarılı olabiliyorlar. Ayrıca yeni transfer Ömer Onan'ın Amerika şubesi Jerry Johnson'da takıma iyice alıştı. Estudiantes ise klasik bir İspanyol takımı düzeyinde dengesiz. Yüksek skor potansiyeli olan Estudiantes'te de tanıdık biri var. Beşiktaş'ta forma giyen Tyrone Ellis. Ayrıca Nba'de de forma giyen Malaga ve Olimpia formaları giymiş Jırı Welsch takımın önemli isimlerinden. Bence Galatasaray yıldırıcı savunması, fast-breakleri ve asist üzerinden bulacağı kolay sayılarla Estudiantes'in direncini kırıp rahat bir galibiyet çıkartacaktır.   İddaacı arkadaşlar için 3.5 6.5 handikap var Estudiantes'e. Bence Galatasaray çok rahat 1/1 yapacaktır maçı.




Efes Pilsen Euroleague Top 16'daki 2.maçında Partizan cehennemine pardon deplasmanına gidiyor. Partizan geçen sene yaptığı müthiş süksenin ardından takımını yine gençlere emanet edip kemik kadroyu sattı. Bunu başak bir takım yapsa büyük ihtimalle 1 galibiyetle falan elenirdi ilk turda fakat sistem olmak, ekol olmak böyle birşey ki kendilerini Top 16'ya attılar. Bundan daha ileri gidemezler tabi ki ama çok hoş bir tecrübe olacaktır. Unutmayalm ki bu takımın yaş ortalaması sadece 23.5. İlk maçta Real Madrid'e deplasmanda beklenildiği gibi ciddi bir farkla yenildiler. Temsilcimize gelirsek eğer Siena galibiyetiyle başlamak önemliydi. Bunu başardılar fakat önceki yazılarda da söylediğim gibi fark biraz daha yüksek olmalıydı. Ender'in 10 günlük bir sakatlığı var dicem de zaten Perasovic baba Euroleague'de pek düşünmüyor Ender'i. Wisniewski-Kerem Tunçeri ikilisini daha çok tercih ediyor. Efes Pilsen gruptan çıkmak için kesinlikle deplasmanda galibiyet  çıkarmak zorunda. Partizan maçı da buna en uygun maç denebilir. Çünkü maçlar ilerledikçe Siena'dan veya Madrid'den galibiyet almak öyle kolay değil. Keyifli bir maç olacağa benziyor. Müthiş seyirci baskısını atlatabilirse Efes Pilsen bence gerekli galibiyetle dönecektir.





Fenerbahçe Ülker, geçen sene final oynayan diğer ekip Olimpiakos'u da deplasmanda yenerek muhteşem başladı. O galibiyeti anlamlandırmak bu maçta alınacak farklı bir galibiyetten geçiyor. Sinan Erdem'de biletlerin bitmek üzere olduğunu düşünürsek taraftar gerekli ortamı sağlayacak. Valencia'nın kadrosuna bakarsak kesinlikle çekinmemiz gereken oyuncular var. Omar Cook, 22 yaşındaki Victor Clever, Rafa Martinez, harika bir Dünya Şampiyonası geçiren Savanovic, Fransa Milli Takımının guardı  Nando De Colo, Florent Pietrus, Javtokas ve bence en önemlisi antrenörleri Pesic. Özellikle Pesic geldikten sonra disiplinli oynamaya gayret eden, daha az sayı yemeye gayret eden Valencia bir potansiyel olabilir fakat Fenerbahçe'nin topu pota altına indirdiği her pozisyonda bulacağı basketler ya da Javtokas'ın yaşayacağı faul problemleri işi kolaylaştırabilir. Tabi bunun dışında çok formda olan Ömer Onan, Tomas da aynı performanslarını sürdürdükleri takdirde Fenerbahçe rahat bi galibiyet elde edecektir. İddaacı arkadaşlara bir önerim de burada olacak. Fenerbahçe
ilk yarı 3.5 maç sonucu da 7.5 barajını rahatlıkla aşacaktır.

24 Ocak 2011 Pazartesi

Beko All-Star Oylaması-2

 Ben oyumu verdim. Yerli karma 5'im:  Hakan Demirel-Muratcan Güler- Altan Erol ( bence sezonun mvp'si)- Kerem Gönlüm- Ermal Kurtoğlu

                                Yabancı karma 5'im:  Sarunas Jasikevicius ( tamamen duygusal)- Tarence Kinsey- Marko Tomas- Andre Smith- Predrag Samardjiski ( yazarken çatladım)

 Yabancı karmamı amma çok Fener'li var diye eleştirebilirsiniz fakat All-Star'da Kinsey'in uçarı smaçlarının asistini yapsa yapsa Tomas veya Saras  yapar :) 

En çok oy alan oyunculara gelirsek. Yerli karma 5'i: Kerem Tunçeri- Ömer Onan- Emir Preldzic ( evet yerli karma )- Kerem Gönlüm- Oğuz Savaş
                                                      Yabancı karma 5'i:  Roko Ukic- Tarence Kinsey- Marko Tomas- Darius Lavrinovic- Nikola Vujicic.


 Durmayın oylayın...

Beko All-Star 2011 Oylaması'na Geç Kalmayın...

http://www.tbl.org.tr/ adresinde başladı oylama. 31 Ocak son gün. Organizasyonda 6 Şubat'ta Ankara'da. Unutmadan söyliyim önce siteye kayıt olmanız gerekiyor...

Euroleague'de Bizimkiler-2 Olympiakos - Fenerbahçe

                                 

Fenerbahçe Ülker, başarılı bir ilk turdan sonra Top 16'da bence denk bir grup çekti. Olimpiakos, şu an Avrupa'nın en iyi oyunculardan kurulu takımı olabilir ama en iyi takımı olmadığını hatta bir takım olmadığını yıl içinde defalarca son olarak da Fenerbahçe Ülker maçında gösterdiler. Avrupa'nın belki de tarihinde böyle bir guard üçlüsü olmadı hatta olamayabilir de. Tabi Maxim, Erbil, Kerem Hotiç  üçlüsünü saymazsak :)

Erhan kardeşim maçı özetlemiş. Çok top kaybı yaparak ve hücum ribauntları vererek başladık maça. Top kayıpları anlayışla karşılanabilir. Çünkü rakip takımda Papaloukas, Teodosic hatta Halperin gibi işin ustaları vardı. Fakat verdiğimiz hücum ribauntları Olimpiakos uzunlarının müthiş ribauntçuluklarından değil Mirsad'ın sakatlığı üzerine Kaya'nın yaşadığı faul probleminin eklenmesiyle pota altının yumuşamasıdır. Oğuz'un hiç verim veremediği maçta Sean May'da sabırların sınırları zorlarken 2.devre bir başkalaşma geldi. Şu an yazacağıma inanamayabilirsiniz belki ama Lavrinovic'in müthiş savunması, her yardıma zamanında gitmesi, kusursuz box outlarına  Sean May'in de isteği arzusu eklenince pota altı dengelendi. Preldzic'in bence kusursuz oyununa, her zaman oyun bilgisini ve yeteneğine hayran olduğumu söylediğim Tomas'ın öldürücü 3lükleri maçı bize yavaş yavaş getirirken, o ana kadar 5 top kaybı yapmış Saras'ın müthiş üçlüğü ve Ömer Onan'ın direnç kıran 3lüğüyle 14 sayı gibi müthiş bir farkla kazandık. Maç öncesi herkesin gönlünden galibiyet geçiyordu ama kolay değildi o salondan çıkmak. 2 gün boyunca tüm arkadaşlarıma söylediğim iddaa da oynadığım şey  kesinlikle kazanacağımızdı. Fakat bu farkı ben bile beklemiyordum :)






 Papaloukas'ın looser hali    







Çapkın adam Teodosic


   






                                                         


                                             



Ivkovic Baba








Bu maç magazini çok bomba şimdiden söylemeliyim :)  Öncelikle farkettiyseniz Olimpiakos takımında herkesin yüzünde bir mutsuzluk bir gerginlik var. Bunun sebepleri iddialara göre şöyle. Papaloukas ve Teodosic bir kız için baya baya kavga etmişler:) Gerçi bakıldığında Papaloukas'ın hiçbir şansı olmadığı çok açık. Bu gerginliğin üzerine bana benzediği söylenen Bourousis ve Spanoulis de takımdan soğumuş gibi kafalarına buyruklar. Molalarda söylenene göre Papaloukas board'a bir şeyler çizip takımı fırçalıyormuş. Bunu bir de Ivkovic gibi bir efsanenin yanında yapıyormuş. Acaba geçiyor mu Ivkovic'ten ?

Son olarak Fenerbahçe Ülker bu hafta evinde geçen hafta Zalgris'i kolay geçen Pesic'in antrenörlüğünü yaptığı dengesizlik abidesi Valencia ile oynayacak. Bir günü diğer gününü tutmama konusunda rakip tanımayan Valencia karşısında iyi bir farkla galibiyet istiyoruz Fenerbahçe Ülker'den. Bende maçta olacağım. Uğurlu geliyorum. Daha Sinan Erdem'de iki takımımızla da mağlubiyet yaşatmadım. Yakında deplasmanlara gideceğim bu gidişle. Sağlıcakla kalın...


Euroleague'de Bizimkiler-1 Efes Pilsen-Siena

                                    

Uzun zamandır yazamadığım için özür dilerim. Erhan kardeşim maçları çok iyi özetlemiş. Ben de Efes PİLSEN- Siena maçını yerinde izledim. Bu yüzden başka notlar aktarmaya çalışacağım.

Öncelikle maç öncesi Pilsen'in yarattığı sıkıntıyı dillendirdi taraftar. Efes temposu yerini çoğu zaman sadece "Pilsen" tezahüratına bıraktı. Kadroda bulunmayan Ender Arslan'ın maçı tepkisizce izlemesi, maçın gidip geldiği anlardaki umursamaz tavrı sanki aradaki bağların koptuğuna işaretti.

Maça geçersek, McCalebb'den yoksun bir Siena'yı Efes Pilsen'in daha farklı yenmesi gerekiyordu benim görüşüme göre. Çünkü deplasmanlarda galibiyet yüzü göremeyen Efes Pilsen evinde ne kadar farklı kazanırsa o kadar büyük avantaj sağlayacak. Bu kadar az sayı çıkan bir maçta 6 sayılık farkı koruyamamak ciddi bir handikaptı. Maç içinde Perasovic, Rakocevic'in neredeyse istediği hiçbir şeyi yapmamasından dolayı sinir küpüydü. Hatta son topa çizdiği sete uymayan Rakocevic'e o kadar sinirlendi ki maç biter bitmez soyunma odasının yolunu tuttu. Kerem Gönlüm sahada gösterdiği harika performans dışında Sinan Güler'le beraber takımı benchte de ateşlemeye, morallendirmeye çalıştı. Murray ise Avrupa basketboluna alışması için zamana ihtiyacı olduğunu fazlasıyla gösterdi. NBA'de pick and rol'den sonra hiç bir uzun bu kadar ciddi show up yapmaz ya da 2'li sıkıştırmaya çıkmaz. Siena uzunları tam tersi Murray'nin pas kanallarını ve drivelarını kapatınca biraz şaşırdı.

                                          


Siena cephesinde ise; çok düşük yüzdeyle şut attıkları bir maçta Stonerook'da hayatının en kötü birkaç maçından birini oynayınca 58 sayıda kaldılar. Rakovic ne kadar sert bir uzun olduğunu Efes maçında da gösterdi. Zizis'in attığı son top girse grupta belki herşey çok farklı olacaktı. Efes Pilsen'in tur umutları azalacak; Siena da liderliğe ilerleyecekti ama bence herşey ortada. Efes Pilsen içerdeki tüm maçları kazanması şartıyla deplasmanda alacağı en az 1 galibiyetle 3'lü averaja bence ortak olacak. Burda da deplasmandaki mağlubiyetlerin farkı önem kazanacak. Zaten 5 galibiyet 1 mağlubiyet yaparsa lider olmaması için hiç bir sebep yok.

Magazinsel olaylara gelirsek :) ;  Efes Pilsen'in eski basketbolcusu "kelepçe" lakaplı Alper Yılmaz bildiğiniz gibi menajerlik yapıyor. Maç boyunca hiç yerinde duramadı. Son 2 dk kala güvenlik görevlisi bir arkadaşa sarılmış maçı öyle takip ediyordu.

Efes kızları yine müthişti. Taraftarları hareketlendirme de çok başarılıydılar. Fakat devre arası smaç şovu tam bir skandaldı. Başarısızlıklarını bir kenara bırakıyorum. Smaçları vurdukları pota Efes'in 2.devre hücum edeceği potaydı ve verdikleri hasar sebebiyle Efes Pilsen tam 5 dk geç ısınmaya başladı Siena'dan.

Bu hafta Partizan deplasmanına gidiyor Efes Pilsen. Takımda hastalıklar var. Kerem Tunçeri, Rakocevic ve Nachbar grip, Ender'in arka adelesi yırtılmış 10 gün yok. Gittikleri yerde bir adet cehennem :)   Umarım başarıyla dönebilirler.

 Bahsettiğim salon işte bu : 

 

23 Ocak 2011 Pazar

NBA'de bugün 23.01.2011

Sonuçlar
NEW JERSEY-DALLAS: 86-87
WASHINGTON-BOSTON: 85-83
CHARLOTTE-ATLANTA: 87-103
DETROIT-PHOENIX: 75-74
MIAMI-TORONTO: 120-103
PHILADELPHIA-UTAH: 96-85
NEW ORLEANS-SAN ANTONIO: 96-72
CHICAGO-CLEVELAND: 92-79
OKLAHOMA CITY-NEW YORK: 101-98
HOUSTON-ORLANDO: 104-118
MILWAUKEE-MEMPHIS: 81-94
PORTLAND-INDIANA: 97-92
L.A. CLIPPERS-GOLDEN STATE: 113-109

Dün akşamdan taze maç içinde yapılan müthiş hareketler:
1) Chris Paul'ün Parker'ı yere serdiği ankle breaker
2) Chalmers'in Calderon'u yere serdiği jab step (Calderon iyi alıştı)
3) Blake Griffin'in yıldızlaştığı değil, takım yıldız oluşturduğu maçlardan birinin özeti sadece. Bu çocuk kalkıp üçlük de atıyor Crunch Time içinde.
4) Hido'dan 21 sayı
5) Mavs vs Nets maçı özeti, ama eminim ilginizi Kris Humphries'e sorulan soru çekecektir :)

22 Ocak 2011 Cumartesi

Makale: Ülkemiz için güzel bir örnek !

Günlerden 11 Eylül... Bu günün ne hatırlattığını, neden olduğunu hatırlamak yerine, aslında O günden çıkıp yara sarmanın önemine vurgu yapan bir olay vardı 2005'te. Ne kadar da kötü bir gündü Amerikalı insanlar için aslında. Ama anlayış farkı bariz öne çıkıyor. Houston Rockets'in eski oyuncusu, 2 şampiyonluk yüzüğü olan Kenny Smith, bu şekilde hatırlamadıysanız eğer şu anda TNT/NBA TV'de yorumculuk yapan, ve Blake Griffin'i smaç yarışmasına hazırlayacak isim olan Kenny Smith diyelim; kendisi 2005'te kendi şehrine yardım amacıyla bir charity (yardım amaçlı iş) organize etti.

 O yıl, hem Houston hem de New Orleans gibi Texas State'in illeri katrina kasırgasında milyar dolarlık zarara ve onlarca can kaybına sebep olmuştu. Örneğin New Orleans ancak birkaç senede toparlanabildi, ki toparlanıp büyük bir organizasyona sahne olduğu ilk yıl 2008 Allstar Game'dir. 2005'teki Bu kötü yaraya merhem olma amacıyla, geliri tamamen kasırgadan etkilenenlere bağışlanacak bir bağış organizasyonu düzenlenledi Smith. Maçtan önce oyuncular, şu anki NBA Cares etkinlikleri gibi yemek dağıtımları, barınak ziyaratleri gibi şeylerle ilgilendiler, maç ile de yaklaşık 1 milyon $ gelir elde edildi.  Toyota Center'da bu organizasyona 5-6 sene öncesinin elit kademesindeki tüm oyuncular katılmıştı.

Benim bahsetmek istediğim konuysa aslında bu olayların çok da bize uzak olmadığı. Bu kadar yardımseverliğimizle övündüğümüz, misafirperverliğimizle yüceltildiğimiz ülkemizde, ülkemizin insanında, reklam kaygısı olmadan, hiçbir karşılık beklemeden bu organizasyonları yapabilecek kapasitedeyiz, hem basketbol hem futbolda. Yapılmıyor mu ? Elbette yapılıyor. Ama tam futbolcu maaşlarının bu kadar yüksek olduğu için hep tartışmalı olduğu dönemde, böyle şeyler sadece futbolcuların jübilesi amacıyla yapılmamalı. Bakanlık seviyesinde (Spordan Sorumlu Devlet Bakanı), Federasyon seviyesinde girişimler ve oyuncular aracılığıyla bu tip organizasyonlar yapılabilir. Nasıl olsa salonlar devletin, maddi destek deseniz, sponsor olmak için yarışan şirketler bunun için de eminim yarışacaklardır. Belki de Federasyon artık Antalya BŞB gibi ufak bütçeyle takımlarla uğraşmayı bırakmalı, en azından ne kadar çamura battıklarını olaya politikayı da katarak göstermemeli (!) demeyi hiç istemiyorum çünkü (bkz: Turgay Demirel yazın referandum için neler demiş). Çünkü bir sonraki sefere 2010 Dünya Şampiyonası gibi bir organizasyon kendilerini kurtaramayabilir. En azından imajlarını düzeltmek için böyle doğru şeylere ihtiyaçları var. Neyse durumu karartmayalım. Umarım kendimi anlatabilmişimdir sizlere bu güzel etkinliği anlatarak. 2005'teki bu güzel organizasyonu bana hatırlatan, iyi niyetinden zerre şüphe duymadığım Sercan Gönen'e teşekkürlerimi borç bilirim.

 İşte o günden kalma güzel hareketler:


Maçın sonunda Arenas ve McGrady çıldırıp üçlük yarışmasında girişiyorlar hem de ortasahadan !

Kobe T-Mac'a alley-oop pasını resmen uzatıyor !

Tekrar hoşgeldin DeRozan

Baştan beri söylediğimiz gibi, bu sene smaç yarışmasını kazanma şansı çok düşük olan Jennings'in yerine, geçen senenin finalisti DeRozan tecrübesiyle yarışmaya renk katacağı kesin. Bu şekilde Jennings kendi şehri olan LA'ye ancak seyirci olarak katılabilecek.

Kevin Love'un yıldızı olacağı film !

Tabii ki böyle bir film çekilmeyecek ama, sahada oynadığı basketbolla şimdiden kalbimizi fetheden genç yıldızın performansı Minnesota'nın amblemi olan kurdu anımsatmış. Sahadaki basketbolu bir film olsaydı sanırız fragmanı da bu olurdu. Korkutucu !

NBA'de bugün 22.01.2011

Günün sonuçları:
NEW JERSEY-DETROIT: 89-74
ORLANDO-TORONTO: 112-72
WASHINGTON-PHOENIX: 91-109
ATLANTA-NEW ORLEANS: 59-100
BOSTON-UTAH: 110-86
CLEVELAND-MILWAUKEE: 88-102
SAN ANTONIO-NEW YORK: 101-92
MEMPHIS-HOUSTON: 115-110
DENVER-L.A. LAKERS: 97-107
GOLDEN STATE-SACRAMENTO: 119-112 (UZATMADA)
NBA'de dün oynanan maçlarda göze çarpanlar:
-Houston Rockets'in Memphis Grizzlies üzerindeki 7-0'lık serisi sona erdi.
-Cleveland, uzun zamandır maç kaybediyor ve 15 maçlık bir mağlubiyet serisi olmuş durumda. Neredeyse iki aydır sadece 1 maç kazanabildiler
-Magic'in 40 sayı farkla Toronto'yu yenmesi.
Bireysel performanslar:
Zeebo 29 sayı  19 rib
Kev. Martin 32 sayı
Dwight 31 sayı 19 rib
Tim Duncan 21 sayı 16 rib
Evans 35 sayı(kariyer rekoru) 5 asist
Odom 18 sayı 10 rib ve Ryan Anderson 21 sayı 10 rib ile ikisi de yükselen performansıyla benchten gelerek takımına double double katkı yaptılar

Rudy Gay Allstar olmak için neler yapmaz ki ?

Rudy Gay kendi komik videosunda, NBA Allstar 2011 için oy toplamak için propaganda yapıyor :)

20 Ocak 2011 Perşembe

Fenerbahçe'den de dev başlangıç !


Dünkü Efes Pilsen galibiyetinden sonra, bugün de Fenerbahçe Ülker Olympiakos'u 84-70 yendi ve gruba çok önemli bir deplasman galibiyeti ile başladı. Fenerbahçe her çeyrekte  bir öncekinden fazla skor üretti. Maça yüksek sayıda top kaybıyla başlayan Fenerbahçe Ülker, Euroleague'in favorilerinden Olympiakos'u yıktı. Ayrıca 14 sayılık fark da, averaj hesapları yapılacağı zaman eminim çok önemli olacaktır. Fenerbahçe'deki şut tercihlerinin iyi olması sayesinde Tomas 19, Ukic 17, Ömer de 14 sayıyla yıldızlaştı. Kritik anlarda yükselip maç sonunu iyi oynayan, maçı kazanan Fenerbahçe'yi tebrik ediyoruz !

Melo Nets'e gitmeyecek

Prokhorov aldığı son kararla artık Carmelo'nun peşinden koşmayacaklarını söyledi. Hem de kesin bir dille. Biz bir teklif yaptık ve bekledik dedi. Peki o zaman şöyle birkaç soru çıkıyor ortaya.
1) Neden Prokhorov veya Denver GM'i King Melo ile hiç görüşmediler bu süreçte ?
2) Madem Melo Nets forması giymeyi uzun süreli olarak kabul etti, Nets görüşmeleri neden kesti ?
3) Eğer ki Melo Nets'i başından beri istemediyse neden bu kadar iki takım da zaman harcayıp takımlarının mental olarak çökmesine sebep oldular ?
Çok ilginç

NBA'de sonuçlar 20.01.2011

NBA'de dün akşam tam 13 maç oynandı. Özellikle uzatmaya giden maçlar, ve de Golden State-Indiana maçları görülmeye değerdi. Sonuçlar:
  
CLEVELAND-PHOENIX: 98-106
NEW JERSEY-UTAH: 103-95
ORLANDO-PHILADELPHIA: 99-98 (UZATMADA)
BOSTON-DETROIT: 86-82
NEW ORLEANS-MEMPHIS: 103-102 (UZATMADA)
MILWAUKEE-WASHINGTON: 100-87
HOUSTON-NEW YORK: 104-89
SAN ANTONIO-TORONTO: 104-95
DALLAS-L.A. LAKERS: 109-100
DENVER-OKLAHOMA CITY: 112-107
SACRAMENTO-PORTLAND: 90-94 (UZATMADA)
GOLDEN STATE-INDIANA: 110-108
L.A. CLIPPERS-MINNESOTA: 126-111

 

En iyi 10 hareket- Bu 10 hareket haftanın 10 hareketi olmaya aday ! Kyle Montgomery anlatıyor, bakın üç numarada kim var. Tabi ki Hedo ! Montgomery O'nun için Türkiye'nin Jordan'ı dedi. Not alınacak bir söz. Smaç da çok güzel yalnız. Montgomery'den dinlemek başka güzel, kendisinin inanılmaz analogları, şakaları, ve şarkılarıyla :)

Allstar oyunuzu verdiniz mi ?

Oy vermek için http://www.nba.com/allstar2011/asb/eng/daily.html?cid=nba360

19 Ocak 2011 Çarşamba

Efes Pilsen'den dev başlangıç !

Grubun ilk maçında Efes Pilsen Siena'yı 60-58 mağlup etmeyi başardı. Maçın tamamında üstün oynayan Efes Pilsen, daha ilk çeyrekte üstünlüğü sağladı. Maçın büyük bölümünde farkı 6-7 civarında tutan Efes, savunmadaki gayreti ve, hücumdaki başarılı set oyunlarıyla Euroleague'e iyi bir başlangıç yapmış oldu. Bootsy Thornton 12, Rakocevic de 17 sayıyla maça damgasını vururken, Siena'da Rakovic'in 16 sayı 8 ribaundluk performansı yeterli olmadı. Büyük başarı, tebrikler Efes Pilsen!

NBA'da bugün 19.01.2011


NBA'de dün akşam iki maçla programa devam edildi. Gecenin ilk maçı Atlanta-Miami arasında oynandı. Miami'de sakatlığı süren Bosh oynamadı ama bir başka sakatlık yaşayan oyuncu LeBron James ise 2 maç aradan sonra sahadaki yerini aldı. Miami üç maçlık yenilgi serisiyle maça geldi. İlk periyotta %22 şu isabeti ile 11 sayıda kalan Miami, sonraki çeyreklerde kendini toparladı. Son hücuma kadar başa baş geçen maçta LeBron'un son hücumu basket olmayınca maç uzatmalara gitti. LeBron ne kadar 34 sayı 10 ribaund 7 asist ile oynasa da, maçın sonunda ve de uzatmanın sonunda attığı, dağlar kadar uzaktan üçlüklerle yine kritik anlarda çok iyi kararlar alamadığını gösterdi. Atlanta'da Johnson ve benchten gelen Ja. Crawford 19'ar sayı ve kritik anlarda yüklendikleri sorumlulukla maçı Atlanta'ya kazandırdılar 93-89.
Gecenin ikinci ve son maçı ise Charlotte-Chicago arasındaydı.Rose'un yükselen formu ile yükselişte olan Bulls, evinde üst üste kazandığı 8 maçlık bir seriyi maça getirdiler. Bu maçın da kısmen kısır geçtiğini söylemek mümkün. Maçta Gerald Wallace'ın takip smacı görülmeye değerdi. Chicago'da Rose'un  33 sayısı maçı başa baş götürmeye yetti, fakat son hücumda birkaç kez maçı kazanma şansını yakalamalarına rağmen, Bobcats 83-32 kazanmayı bildi.

17 Ocak 2011 Pazartesi

Serkan Erdoğan Dönüş Yolunda

                                   

ACB ekiplerinden Alicante forması giyen temsilcimiz geçtiğimiz hafta İspanya'daki 1000. sayısını kaydetmişti. Çıkan haberlerde Iverson'ın sakatlığı sonrası Chris Lofton'la görüşen Beşiktaş Cola Turka'nın skorer oyuncuyu kadrosuna katmak istediği öğrenildi. Serkan'ın menajeri ise İspanyadan sezon ortasında ayrılmalarının kolay olmadığını ama sene sonu Türkiye'ye dönmeyi düşünebileceklerini söyledi.

Ben Serkan Erdoğan'ın skorer ve karakterli oyununu her zaman sevmişimdir. Beşiktaş'ın taraftarının geldiği maçlarda üst düzey performanslar vereceğinden de hiç şüphem yoktur. Ama bu ne derece gerçek olabilir zamanla göreceğiz.

NBA'de bugünün programı (Martin L. King anısına) 17.07.2011

7saat farkı olduğunu hatırlatalım.

Makale: NBA Allstar 2011 oylamaları güncellemesi 17.01.2011


 Allstar oylamaları hala devam etmekte. Kobe Bryant, bu oylamalarda da önde gözüküyor. Yaklaşık 35 milyonun üzerinde oy kullanıldığını düşünürsek, geçen yıllara yakın bir rakam söz konusu. Oylamadaki ilginç noktalardan biri Carmelo'nun durumu. Eğer takas olursa, Allstar'da Doğu formasını giymesi söz konusu. Sadece Allstar değil, aynı zamanda Batı konferansından Doğu'ya önemli bir güç kayması yaşanacak. Carmelo'nun yanına da Howard veya Paul'un gitme ihtimali de en çılgın son dedikodulardan. Demedi demeyin ! Şu anki sonuçlarla bile Doğu'da Chris Bosh'un ve Boozer'ın katılamama durumu var. Josh Smith'in bile bu onuru hak ettiğini söyleyebiliriz bu seneki derli toplu oyunuyla. Doğu Guardlarında arasında Wade, Rondo ve Rose hegemonyası var. Ancak 4. bir Guard için John Wall, Brandon Jennings, Raymond Felton ve Gilbert Arenas çekişmekte. Felton için belki de en iyi sezonunu geçiriyor diyebiliriz. Arenas'a gelen oylar ise sanırım kendisini takım farkı gözetmeksizin destekleyen fanlarından gelmiştir.
Doğu'da en önemli pivot adayı yine Howard olarak gözüküyor. Shaq'sın Allstar mı olur siz de ? demekle çok haklısınız hemen ikinci sırada büyük "Shaqtus" (kaktüs benzetmesi) . Zaten Allstar bir şov olduğu için, oraya Shaq'tan daha fazla yakışanı pek azdır. Sizce de öyle değil mi ? Fakat önümüzdeki 10 yılda, yeni nesil Allstarlar olarak pivot mevkiinde Noah, Bogut, Horford ve Bargnani gibi isimleri ilerleyen yıllarda düzenli olarak izleyeceğimizi tahmin ettiğimi söylemeliyim Doğu için.
Batıda ise forvet mevkiinde sadece Durant ve Bryant bir milyon oy barajını geçebilmiş durumda. Doğu'da çoktan LeBron, Amar'e, KG, Wade, Rose, Rondo ve Dwight ile bu rakamı 7'ye çıkarmış durumda. Yani aslında Doğu'da 7 oyuncunun yeri büyük oranda garanti durumda. Batı'da bu anlamda oylar çok daha dağınık durumda. Çünkü özellikle forvetler, Nowitzki, Durant, Melo, Gasol, Griffin, Scola ve Kevin Love gibi oyuncular takımlarını sırtlayan isimler. CP3, Nash, Westbrook'un maç kazandırma ve katkı miktarları da oylarda kendini gösteriyor zaten.  Bu oyuncuların önünde, hatta tüm NBA'de ilk sırada olan Kobe Bryant'ın  başarısı çok takdire şayan, ama bu oyların bu seneki performansından çok aslında geçen seneki Playoff'lardaki performansına karşılık bir ödül gibi göründü bana. Belki de oylamalardaki sıkıntılı olan tek nokta, Batı'daki pivotların durumu. Yao Ming'i ve kendisinin aldığı oyları çıkarırsak, çünkü sakatlığından dolayı oynayamayacak, sıradaki en çok oyu alan iki isim, Nene ve Bynum'u daha yeni yeni seyretmeye başladık, ve Allstarlık performansları gösterdikleri maçlar olduğunu söylemek inanın çok zor. Onlar dışında belki de bu onuru tek hak eden isim, sadece bu seneki performansı ile değil, üç senelik üstün performansıyla Marc Gasol. Sadece istatistiklerle değil, defansta yaptığı katkıyla da bence çoktan aday olmalıydı. Diğer pivotlar Brendan Haywood, Marcus Camby, Chris Kaman ve Andris Biedrins ise performans olarak çok aşağılarda kaldı ve ben sağlıklı bir Mehmet Okur'un neler yapabileceğini, bu sıralamada nerelere gelebileceğini düşünmek bile istemiyorum. Benzer bşr beyin jimnastiği de eğer Hido sezon başında Orlando'ya katılıp bu performansı sürekli verseydi şeklinde yapılabilir.

  

Forvetler 
LeBron James (Heat) 1,518,807
Amar'e Stoudemire (Knicks) 1,143,391
Kevin Garnett (Celtics) 1,049,544
Paul Pierce (Celtics) 578,473
Chris Bosh (Heat) 427,551
Carlos Boozer (Bulls) 320,661
Josh Smith (Hawks) 280,158
Danilo Gallinari (Knicks) 259,619
Danny Granger (Pacers) 201,653
Luol Deng (Bulls) 191,312

Guardlar  
 Dwyane Wade (Heat) 1,499,768
Derrick Rose (Bulls) 1,225,575
Rajon Rondo (Celtics) 1,171,311
Ray Allen (Celtics) 630,588
John Wall (Wizards) 260,893
Brandon Jennings (Bucks) 254,614
Raymond Felton (Knicks) 246,208
Gilbert Arenas (Magic) 240,586
Jamal Crawford (Hawks) 163,971
Darren Collison (Pacers) 156,230

Pivotlar 
Dwight Howard (Magic) 1,537,619
Shaquille O'Neal (Celtics) 639,661
Joakim Noah (Bulls) 291,107
Andrew Bogut (Bucks) 245,253
Al Horford (Hawks) 193,449
Roy Hibbert (Pacers) 183,092
Andrea Bargnani (Raptors) 162,364
Brook Lopez (Nets) 125,022
JaVale McGee (Wizards) 106,710
Ben Wallace (Pistons) 79,017





 Forvetler
Kevin Durant (Thunder) 1,270,729
Carmelo Anthony (Nuggets) 945,720
Pau Gasol (Lakers) 851,456
Blake Griffin (Clippers) 702,784
Tim Duncan (Spurs) 663,487
Dirk Nowitzki (Mavericks) 615,243
Lamar Odom (Lakers) 364,950
Luis Scola (Rockets) 347,986
Kevin Love (T-Wolves) 301,529
Caron Butler (Mavericks) 205,146

Gardlar
Kobe Bryant (Lakers) 1,757,216
Chris Paul (Hornets) 949,049
Manu Ginobili (Spurs) 593,718
Steve Nash (Suns) 522,215
Deron Williams (Jazz) 487,887
Russell Westbrook (Thunder) 463,250
Tony Parker (Spurs) 355,993
Jason Kidd (Mavericks) 303,164
Vince Carter (Suns) 277,430
Kevin Martin (Rockets) 266,037

Pivotlar
 Yao Ming (Rockets) 928,928
Andrew Bynum (Lakers) 660,576
Nene (Nuggets) 389,263
Marc Gasol (Grizzlies) 352,136
Emeka Okafor (Hornets) 317,677
Brendan Haywood (Mavericks) 276,777
Marcus Camby (Trail Blazers) 201,133
Chris Kaman (Clippers) 165,684
Andris Biedrins (Warriors) 126,567
DeMarcus Cousins (Kings) 110,230*

*Oyların sonuçları nba.com'dan alınmıştır.
  


 

West Virginia'da Deniz'e Destek

                                   

Ülkemizi West Virginia'da başarıyla temsil eden Deniz Kılıçlı geçen sene  takımıyla beraber Fınal Four oynayarak büyük bir başarıya imza atmıştı.Fotoğrafta da arkasının sağlam olduğunu görüyoruz. :)

Penny Taylor Gitti.

                          

Diana Taurasi'nin dopingli çıkması üzerine yakın arkadaşı Penny Taylor mutsuz olduğunu ve gitmek istediğini söylemişti. Ayrıca Beşiktaş Cola Turka maçından önce kendisinden doping testi istenince, örneğinin sadece Köln'de açılmasını talep etmişti. Kadınlar All-Star maçınada çıkmak istemeyen Penny Taylor İstanbul'u terketti.

Bu haberi Diana Taurasi'nin doping olayından hemen sonra gündeme getiren Oğuz Yenihayat'a teşekkürler.

16 Ocak 2011 Pazar

Ve Greer Milano'da.

                     

Daha önce söylemiştik. Fenerbahçe'yle yollarını ayıran 31 yaşındaki guard A.J. Milano'yla anlaştı. Milano'ya gideceği için çok mutlu olduğunu söyleyen Greer, kendisine birkaç teklif olduğunu fakat  Euroleague'de oynamak için Milano'nun teklifini kabul ettiğini belirtti.

Chris Bosh ve Ömer Aşık çekişmesi

İşte Chris Bosh'un sakatlandığı pozisyon. Chris Bosh maç sonrasında ESPN'e yaptığı açıklamada,  "Ömer dikkat etmeliydi, insanlar bu şekilde sakatlanıyor, ayağa bileğe yakın mesafelerde topa müdahale etmek için mücadele yapılmamalı" gibisinden bir şeyler söylemiş. Bizce tam bir loser (kaybeden) açıklaması, tabii ki oyuncular topa müdahale edecek. Bitirdiğimiz hafta, aynısını Glen Davis yaptı topu kazandı ve alkışı aldı. Bosh'un karakterlenmesi lazım artık. Yoksa yüzük kazanması çok zor. İkincisi Ömer müdahaleye girdikten belli bir süre sonra Bosh gelip ayağını oraya sokmuş. Gerçekten çok ilginç açıklama, gereken açıklamayı NBA.com yazarı John Schuhmann Twitter'dan iki espriyle vermiş:
*Grip zamanı beni savunmayın, size de virüs bulaşabilir
*Eliniz gözüme girebileceği için şutlarımı da savunmayın
*Ben potaya giderken perdeleme yapmayın yoksa boynum incinebilir.
Bu adreste Ömer suçlu mu ? sorusuna cevap verebilirsiniz.

Mardy Collins Bornova'da.

                                   

Bu sezon yabancılarından ve sakatlıklardan çok çeken Bornova Belediyesi bir yabancı oyuncuyu antremanlarda deniyordu. Yeni bir transfer haberi daha geldi. En son Clippers'ta forma giyen 27 yaşındaki Mardy Collins'le anlaşmaya vardı.

Blake Griffin Smaç Yarışması-3

Blake Griffin ve mentorü Kenny Smith, smaç türlerinden birkaç tanesini eliyor, yani biliyoruz ki değirmen yapmayacak. Showman veya bacakarası görebiliriz kendisinden. İlk çalışmalarında ise Kenny kendisine smaç sonrası tavrı ve mimiklerinin çok önemli olduğunu, daha ilk smacıyla tüm salonu ayağa kaldırması gerektiğini söylüyor. Kenny Smith de 90'ların başında iki kere bu yarışmaya katılmıştı eğer hatırlıyorsanız.

Blake Griffin Smaç Yarışması-2

İşte Blake resmi davetiyeyi alıyor Sprite Slam Dunk Contest için, hem de koçu olan ve NBA TV yorumcusu Kenny Smith'ten.

Blake Griffin Smaç Yarışması-1

Bu çocuğun buralara geleceği zaten belliydi. İşte McDonald's All America smaç yarışması.

Sylvia Fowles Dunk (All Star Game 2011)

Makale: Beklenen Takas

Amar'e, LeBron, Bosh furyası geçtikten sonra, 2012'de serbest kalma hakları bulunun Chris Paul (CP3) ve Dwight Howard dışında en çok konuşulan isim belki de Carmelo Anthony'dir. Bildiğiniz gibi Melo geçen sene Haziran ayında kendisinde önerilen 3 yıl için 65 milyon dolarlık kontratı reddettikten sonra söylentiler dolanmaya başladı. LeBron'u ve Chris Bosh'u elinden kaçıran Nets ve Knicks ise Melo için paçaları sıvamış durumda. Nets'in yeni sahibi Rus Prokhorov ise Anthony'i ikna edeceği konusunda ısrarlı. Knicks'te ise bu rolü bizzat Amar'e Stoudamire üstlenmiş durumda.
Fakat işler sanıldığından biraz daha karışık durumda. Önceki görüşmelerden sonuç çıkmadı ve takasın bitmesine yaklaşık 42 gün kaldı. Hiç de az değil. Phoenix-Denver maçından önceki günlerde başlayan takas görüşmeleri hala devam etmekte. Şu an göründüğü üzere takasa dahil olması muhtemel 12-13 oyuncu, artık ilk tur draft hakları ve de Hoboken'da bir emlak söz konusu. Yanlış okumadınız, emlak. Pazarlamanın geldiği son nokta olmakla birlikte takasın gerçekleşme ihtimali yüksek gözüküyor Carmelo'nun ne düşündüğünü bilmediğimizi saymazsak.
İlk takas görüşmelerinde, Nets Nuggets'a Favors ve Harris veya Favors ve Murphy artı birkaç ilk tur draft hakları önermişti. Çünkü Denver'ın GM'i geçen yıl yazın göreve başlayan Masai Ujiri, Iguodala veya Kirilenko gibi veteran isimleri istemediklerini açıkça belli etmişti. Para olarak da bir beklentisi olmayan Nuggets genç oyunculara yönelip elde edecekleri draft haklarıyla bir anlamda yeniden takım kurmaya başlayacaklar. Şu anda Cleveland'ın yapması gerektiği, Nets'in de yapmaya çalıştığı gibi. Aslında takımından bir 'süperyıldız' gönderecek bir takım için bunları istemesi de en mantıklısı.
Şu an Denver'a baktığımızda bu yapının NBA finallerine yürümesi çok zor görünüyor. Kenyon Martin'in sakatlıkları, Nene'nin inişli çıkışlı formu, diğer parçaların sakatlık e formsuzlukları (örneğin Smith'in sakatlığı), Billups'un ilerleyen yaşı, Ty Lawson'un benchten getirdiği enerjinin yanında çok aksayan faktörler olarak göze çarpıyor. George Karl'ın hastalığı bile bu konuda etkili olmuştur diyebiliriz. Yapacakları en fazla normal sezonda biraz daha fazla maç kazanabilmek olacaktır. Çünkü Playoff'ta işler gerçekten sertleşiyor, takımlar ciddileşiyor. Celtics veya San Antonio gibi veteran takımlardan sezon içi zamanda çaldığınız maçları Playoff mesaisinde bulmak çok zorlaşıyor. Bu tip takımlar kendilerini tamamen Playoff'a hazırlayıp, enerjilerini saklıyorlar. Dolayısıyla Melo'nun muhtemel bir yüzük şansı için Nuggets organizasyonunda bu ortamın oluşamayacığını anlamış olması gerekir. Bunun tersi bir açıklamayı henüz yaptı. Fakat gideceği(olası) takım da Nets, bu iş orada hiç olmaz da diyebilirsiniz. Nets'e gitmesi tamamıyla yeni bir 'başlangıç' olacaktır O'nun için. Çünkü Nets'in bir sonraki sezon Brooklyn'e taşınması söz konusu, ayrıca Carmelo takası için takımın yarısını şu anki takasla Nuggets'a gönderecekler. Şu anki takas durumunda takımların alacağı oyuncular şunlar:
New Jersey Nets: Chauncey Billups, Carmelo Anthony, Sheldon Williams, Richard Hamilton
Denver Nuggets: Derrick Favors, Devin Harris, Anthony Morrow, Stephen Graham, Quinton Ross, Ben Uzoh ve iki adet ilk tur draft hakkı.
Detroit Pistons: Johan Petro, Troy Murphy


Bir önceki teklife (Fevors artı Murphy artı üç ilk tur draft hakkı) Nuggets'ın hayır demesinin sebebi, alacakları iki oyuncuyla yıllık maaş limitinde sadece iki milyon dolarlık bir boşluk yaratacak olmalarıydı. Şu an zaten limitin 13 milyon dolar üzerindeler. Bu sebepten takasa dahil olan Pistons'un amacı ise Hamilton'un kontratını ellerinden çıkarmak. Nets'in de geçen yıl ilk tur 3. sıradan seçtikleri Favors'tan bu kadar çabuk vazgeçmesi ise olayın bence sorgulanması gereken başka bir yönünü oluşturuyor.
Olayın bir diğer yönü ise medyatik yönü. Melo konuyla ilgili haberim yok diye demeç veriyor, söylentilerden haberim diyor, diğer yandan listede ismi geçen Billups ise ailesinin ve kızlarının bu olası takasa çok üzüleceğini söyleyerek kırgınlığını belli etti. Çünkü Nuggets'ın kendisi için son adres olduğunu, orada emekli olmak istediğini daha Denver'a indiği günlerde söylemişti. Nuggets koçu George Karl ve Nets antrenörü ne kadar bu belirsizliğin takımlarını etkilemediklerini söylemeseler de, sene başından beri dolanan söylentiler iki takımı da çok büyük derecede etkilemekte. İki takımın da performansının büyük miktarda gerilediğini söyleyebiliriz.
Melo açısından baktığımızda ise, kendisinin New York'a gitmek istediğini bilmeyen yoktur sanırım. Carmelo'nun kardeşinin ölümü üzerine görüşmelere ara veren Nuggets, şimdiki görüşmelerde ise, Nets'in görüşmeleri gizli yürütmemesi halinde Melo'yu Knicks'e takas edecekleri tehditini savurmuşlar alınan duyumlara göre. Bu tehdite en çok Knicks sevinmiştir herhalde. Takasın içeriğinin sızmayıp tehditin sızması da başka bir ilginçlik. Dediğim gibi Melo bu gelişmelerden haberinin olmadığını söyledi. Ayrıca Nets'e gitmek istemediğini de açıkça söyledi. Bunun üzerine hala bu takas gerçekleşir mi diye sorarsanız, ben bu ihtimali çok düşük görüyorum. Çünkü takasın gerçekleşmesi için, yani Nets takımının yarısını feda etmesi için, karşılığında büyük bir kontratın taahhütünü Melo'dan almak isteyeceklerdir. Yoksa Melo'nun bu yaz biten kontratının üzerine Knicks ile anlaşmasının önüne nasıl geçebilirler ?
Knicks ise görüntü itibarıyla Carmelo için en iyi alternatif olsa da, çok güçlü bir iradeyle Carmelo'yu istediklerini söyleyemeyiz, en azından ben öyle görmüyorum. Amar'e'nin yanına çok önemli bir parça eklenmiş olur eğer böyle bir takas gerçekleşirse Nets yerine Knicks ile olursa, fakat, Knicks neredeyse hiçbir oyuncusunu göndermek istemiyor. Olası bir takasta adı geçen Will Chandler'ı dahi göndermek istemediler. Ne olacağını göreceğiz, fakat şu anda bu sürecin hem adı geçen oyuncuların hem koçların hem de takımların kalanının ritmini ve motivasyonlarını zedelediği de bir gerçek. Çünkü mental olarak özellikle Nets için Carmelo geldi mi gelecek mi gibi sorular büyük baş ağrısına sebep oluyor. Carmelo için de durum aynı, Phoenix maçından önce New Orleans maçında belki de ilk kez Melo yuhlanmıştı. TNT'de ulusal olarak yayınlanan maçta takım olarak sıfır top çalan Nuggets'ın üç maçtır garip bir hava ve üç maçlık bir malubiyet serisi var. Phoenix'i yenmiş Heat'ı ufak çapta topa tutmuş olsalar da, önlerinde çok zorlanacakları Spurs, Thunders, ve Lakers maçları var 4 maçlık dönemde.

NBA'de geceye damgasını vuranlar 16.01.2011

1)Houston'un Atlantayı yenmesi: Atlanta maça 5-0'lık bir seri ile geldi, Houston ise 1-10'luk deplasman karnesi ile maça geldi. Bir de maçı Phillips Arena'da kazanmaları gerekyordu. Joe Johnson'un formu da pasta üzerine sos gibi gözüküyor. Atlanta kazandı sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Maçlar bunun için oynanır zaten. Maçın özeti
2) Nick Young'un 3. çeyrek performansı: Washington'un evinde Toronto'yu 98-95 yendiği maçta 3. çeyrekte 18 sayıyla alev alan genç yıldız, kendisinden beklemediğimiz şekilde 4 asist ve 6 ribaund yaptı. Jose Calderon da 21 sayı 9 ribaund ve 15 asist ile yıldızlaştı.
3) Sacramento-Detroit maçında Will Bynum'un Sacramento'nun son hücumunda o boyuyla yaptığı blok. Sacramento'nun ilk yarıda 70 sayıyla salona gittiğini de hatırlatalım.
4) Gecenin en önemli maçı: Tabii ki de Heat-Bulls maçı. LeBron maç başında kendini denedi, fakat bileği tam iyileşmediği için takım elbiselere büründü maç boyunca. Ayrıca, Ömer Aşık'ın (17.dk 3 sayı 5 ribaund) Bosh'un bileğine düşmesiyle, Bosh da oyunun terk etti ve sahne Wade'e kaldı. Wade 33 sayı 6 ribaund 4 sayı ve kritik anlarda rol almasına rağmen Bulls ve Rose kazanmayı bildi. Çok büyük heyecana sahne olan maçın özeti
5) Zeebo'nun performansı: 23 sayı 20 ribaund. İnanılmaz gerçekten. Daha ilginci, Randolph'un son 8 naçta 27 sayı 14,5 ribaund ortalama yakalamış olması !
6) Redick'in benchten gelen düzenli katkısı: Dün akşam da 20 sayıyla çok yardımcı oldu gerçekten takımına. Hidayet de 9 sayı 5 ribaund 3 asistte kalmasına rağmen +30 efektiflik puanıyla, istatistiklere yansımayan üstün performansını gösterdi.

Sonuçlar
ATLANTA-HOUSTON: 106-112
WASHINGTON-TORONTO: 98-95
CHARLOTTE-NEW ORLEANS: 81-88
DETROIT-SACRAMENTO: 110-106
CHICAGO-MIAMI: 99-96
MINNESOTA-ORLANDO: 99-108
MEMPHIS-DALLAS: 89-70
DENVER-CLEVELAND: 127-99
PORTLAND-NEW JERSEY: 96-89


Dün gecenin en iyi 10 hareketi