height="600" src="http://www.flatcast.com/de/Player.aspx?sid=338122" width="800"> > < /div>

9 Şubat 2011 Çarşamba

LeBron'un Cleveland'ı

Amerika Birleşik Devletleri'nin haritasını gözünüzün önüne getirin. Kuzeydoğuya doğru ilerleyin. Michigan'ın altında, Ohio'nun kıyı şehirlerinden Cleveland'ı göreeksiniz. Bu şehrin girişinde bir poster vardı. Şehrin sembolü ve tanrısı, ligin sayı kralı, en değerli oyuncusu, belki de en büyük marka değeri sizi selamlardı. Şimdi ise o postere taraftarlar taş atmakta, tanrıları elinden alındığı için. Daha doğrusu, tanrıları yeteneklerini bu yaz Florida sahillerine götürmeye karar verdiği  için. Hem de bunu diziye çevrilmiş bir programda, 'Karar' isimli bir programda yaptığı için. Bu eşinizin size boşanma davası açtığını canlı yayında açıklaması gibi bir şey (Benzetme için, NBA Türkiye'ye teşekkürler).

Peki, hepsini geçip şu soruya yanıt arayalım, Cleveland'ın durumunu, 25 maçlık rekor galibiyet serisini sadece LeBron'un gidişi açıklar mı ? Net bir cevap vermek gerekirse, eğer ki nasıl Cavs NBA Finallerine sadece LeBron sayesinde açıklanamazsa, şu anki durum da sadece yazın gerçekleşen transfer ile açıklanamaz,

Peki ne ile açıklanır ? Bence bunun en önemli sebebi medya. Çünkü LeBron'un hayatı o kadar değerli olduğu ve en ince ayrıntısına kadar incelendiği için, karar alma sürecinde Cleveland şehri dışında her şey kusursuzca düşünülüp, reyting maksimize edildi. James'in Heat'e transferi de sayfalarca yazıldı, saatler dolusu tv programı ve videolarla irdelendi. Cleveland da aynı zamanda bu büyük imajı kaybetmiş oldu. Cleveland'ın bir süperstar kaybetmesi, iki yıldır üst üste en değerli olan bu adamı kaybetmesi, çoğu kişiye göre, Cavaliers'ın belini düzelmeyecek şekilde bükecekti. Görünüşe göre öyle de oldu. Peki geçen sene değil miydi konuşulanlar,
-Gelecek vaat eden Hickson,
-Tecrübesiyle katkı verecek Jamison,
-Kritik anlarda sorumluluk alabilse başka bir süperstar etiketi alacak Mo Williams,
-Şutör Parker,  mücadeleyi hiç bırakmayan Varejao.

Geçen sene bu takımdaki diğer oyuncular için yapılan tüm iyi tespitler, bu sene çöpün dibini boyladı. Hala 25 maçlık mağlubiyet serisine bu psikolojik etmenlerin sebep olmadığını mı düşünüyorsunuz ? Buyurun Toronto'ya Phoenix'e bakın. Onlar durumu daha kısa sürde atlattılar ve şu an yeni bir düzen peşinde devam etmekteler. Geçen seneki Batı Finali olmasa da Phoenix'i ben Gortat ile çok beğendim. Raptors'ta da CB4 yoksa, 2006 draftının bir numarasına hala sahipler.

Cleveland'ın diğer bir sorunu da yönetim. Takım sahibi Dan Gilbert hala yazın transfer öncesi LeBron'a telefonla ulaşamadığı için şikayetçi. Sezonun yarısını geçtik hala transferde illegal birkaç madde arıyor anlaşmayı geçersiz kılmak için. Bunlar yerine takıma takasla oyuncular katmayı düşünse, biraz da Eyenga'nın gelişimi ile uğraşsa, eminim bu 25 maçlık seri olmazdı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder